Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | sınıfa girmek | enter the classroom f. | ||
The teacher started class immediately after entering the classroom. Öğretmen sınıfa girdikten hemen sonra derse başladı. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | evlilik yoluyla bir sınıfa girmek | marry into f. |
Öbek Fiiller | evlilik yoluyla bir sınıfa girmek | marry in f. |
Öbek Fiiller | (bir kategoriye/sınıfa) girmek | come under (something) f. |
Öbek Fiiller | evlilik yoluyla (bir sınıfa) girmek | marry into (something) f. |
Idioms | ||
Deyim | kendi ait olmadığı bir sosyal sınıfa/statüye evlilik yolu ile girmek | marry one's way out of something f. |
Deyim | kendi ait olmadığı bir sosyal sınıfa/statüye evlilik yolu ile girmek | marry way out of f. |
Deyim | evlilik yoluyla (bir sınıfa) girmek | marry way out of f. |